Nöbetçi Eczaneler
Ülkemizde 3 aya yayılan bir seçim kampanya süreci yaşandı. Aylardır parti adaylarından farklı farklı vaatler dinledik.
Bazısına şaşırdığım, bazısını beğendiğim bazısına da yok artık dediğim oldu.
Zonguldak’ta da durum benzerdi. Şehirde öne çıkan birkaç adayın projeleri günlerce haftalarca konuşuldu.
Proje şelalesi sunan da oldu az ama öz anlatan da.
Ve seçim bitti… Gelelim şimdi artık fasulyenin faydalarına…
Tahsin Erdem göreve başladıktan sonra artı bir sorumluluk gömleğini giyeceği malum.
Her ne kadar diğer partilere göre projeleri az ve zayıf bulunsa da lansmanda, ‘’yapabileceklerimi, inanılır projeleri sizlere sunuyorum’’
demişti. ‘Birileri var’ şarkısıyla birçoğunu da aklımıza yer etmişti.
Artık dediklerini hayata geçirme fırsatı kendisinin oldu.
Aksi halde Şebnem Ferah’ın ‘Birileri Var’ şarkısının yerini ‘Başka Bir Yol Var’ şarkısı alır.
Zaten bunlar hepimizin takipçisi olacağı projeler olacaktır.
Benimde birkaçı aklımda, Gazipaşa Caddesi’nin yayalaştırılması merakla beklediğim bir proje.
Yıllardır Zonguldak’ın kanayan yarası şehir merkezindeki dolmuş durakları ile alakalı proje yine hem merak ettiğim hem de desteklediğim
bir proje.
Yıllardır asla bir düzenleme yapılamamış olan Kızlar Plajı Projesi…
Bu kadar güzel sahillerimiz varken değerlendiremiyor olmamız çok üzücü.
Buz pistini biraz abartı ve alakasız bulmakla beraber Cumhuriyet Parkı Projesi de genel olarak dolu bir çalışma, ola ki yapılabilirse.
Engelsiz Kent adı altında engelli vatandaşlara yönelik yapılması planlanan proje için iyi kötü bir şey söylemeye bile gerek olmadığını düşünüyorum.
Bu konu zaten her belediyenin hem önceliği hem de görevi olmalı.
Bildiğim kadarıyla birçok belediyenin bünyesinde kurdukları engelliler hizmet birimleri bulunmakta.
Bu konuda bir vaat vermek bile gereksiz artık engelli vatandaşlar, özel bireyler vs. için her şeyi çoktan düşünmüş olmamız gerekiyordu.
Ve oldukça hassas yaklaştığım, son derece desteklediğim Sokak Hayvanları Projesi.
En çok ve en çabuk bunun gerçekleşmesini temenni ediyorum.
Selim Alan, başkan seçilseydi ilk sokak hayvanları için harekete geçeceğini söylemişti.
Sanıyorum geçen beş yıl bu konuya eğilmedikleri içindi.
Tahsin Erdem öncelikle barınağın şartlarını iyileştireceğini belirtmişti.
Hazır halkla arasında duvar olmayacağının mesajını veriyorken vatandaşı,
hayvan severleri de buna dahil edici bir yol haritası belirlemesi şık olur.
Yaklaşık yüzyıl önce hayvan hastaneleri kurulan ülkemde günümüzde değil iyileştirilmek üstüne birde işkence edilerek öldürüldüklerini
görmek yeterinde kahredici. Umuyorum sokak hayvanları konusuna ayrı bir hassasiyet sergilenir.
Fırat Birkan’ın da aday adaylığı döneminde sokak hayvanları üzerinde özellikle durduğunu hatırlıyorum.
Kendisinin de tavsiyeleri olacaktır.
Aklıma gelen projeler böyle şimdi bakalım Tahsin Erdem kendisine nasıl bir rotasyon çizecek?
Ömer Selim Alan yıkma, yıktığının yerine yenilerini koyma hedefindeydi.
Eski, bakımsız ve kötü gözüktüğünü düşündüğü yerleri seçimi alsaydı yıkma niyetindeydi.
Ancak belli ki halk gözünün doymasından evvel karnının doymasını istemiş.
Şehrimizin güzel mimari yapılarının olmasını istemeyecek kimse yoktur bence ama tabii her şey tam olur, vatandaşın temel ihtiyaçları
karşılanır, herkese yetişilir sonra da nereye ne yapılacaksa belli ölçülerde yapılır.
Bence, Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi bu gibi durumlar için en basit şekilde açıklayıcı olur.
Önce yeme-içme, fiziki ihtiyaçlar sonra barınma, güvenlik vs. ondan da sonra sevilme, saygı duyulma, başarı…
Bu böyle gider ancak bu sırayla gider.
Tahsin Erdem bu sıralamanın bilincinde gözüküyordu. Projelerini gerçekleştirirse bunu kanıtlar.
Projeler gerçekleşirse de pastanın büyük dilimini hakeden de Tahsin Erdem olur.
YORUMLAR