Yavuzyılmaz, yapılan düzenlemelerin kurumsal ve siyasi otoriteye zarar vereceğini belirterek, özellikle yönetim kurulu üyelerinin atanması konusunda endişelerini dile getirdi. Ayrıca, TTK’nın yönetimindeki değişikliklerin kurumun etkisini azaltacağına ve ayakta kalmasını zorlaştıracağını ifade etti. Yavuzyılmaz açıklamalarında, Türkiye Taş Kömürü Kurumu’nun geleceği belirsizliğini korumasına dikkat çekti.
Yavuzyılmaz ”
Kişilerin karar mekanizmalarına atanması hem kurumsal hem de siyasi otoritenin verdiği kararlara getirilmesine yol açacak ve bu bir ülke için ciddi bir sorun teşkil edecek.10 yıl çalışma şartına gelince bu çalışmanın işletmenin içinde bulunduğu sektörde yer alan yerli ve veya yabancı kuruluşlarda olması şartı aranmıyor. Herhangi bir şirkette küçük yaşta sigortalı olarak işe başlayan ve getir götür işi yapan bir kişi yönetim kurulu üyesi olarak atanabilecek. Maliye Bakanlığı sadece yönetim kurullarına üye atamakta kalmıyor aynı zamanda işletmelerin kurumsal yönetim ilkelerini de belirleyerek tüm İşletmeleri adeta teslim alıyor. Türkiye Taş Kömürü Kurumu örtülü bir şekilde özelleştirme sürecine sokuluyor. Türkiye Taş Kömürü Kurumu Genel Müdürlüğü etkisi kırılarak adeta bir müessese niteliğine küçülüyor. Şu anda mevcut Türkiye Taş Kömürü Kurumu’nun yönetiminde beş kişi yer alıyor bunların dördü kurumun yöneticileri. 5. yönetici ise Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığından gelen bir yönetici. Bu sayı 7’ye çıkacak. Dördü Hazine ve maliye bakanı tarafından atanacak. yeni taslağa göre oluşturulacak yönetim kurulunda genel müdür Yönetim Kurulu Başkanı olamayacak. Hatta Mehmet Şimşek İstemezse TTK Genel Müdürü ttk’nın yönetim kuruluna da giremeyecek Dolayısıyla bu şekilde Türkiye Taş Kömürü kurumunun ayakta kalmasın mümkün değil. ” dedi.